Aranıyor...
Sonuç bulunamadı.
Bir Batı Karadeniz Seremonisi: Bartın…
Karadeniz’in yüksek ve sessiz vadilerinin toprağında, aklımın alamayacağı eşsizlikte kök salmış, doğasına hayran olduğum Bartın’dayım!
Bartın’ı yakından tanımak için, Bartın Kent Müzesi’ni ve Amasra Müzesi’ni ziyaret ederek başlıyorum programıma . Tarihi eserlerin zevkli sunumları ve ilgi çekici açıklamaları sayesinde gezmesi epey keyif veriyor bana. Akabinde, ihtişamı nedeniyle en çok üzerine konuştuğum yer olan Kuşkayası Yol Anıtı’nı görmeye gidiyorum.
Buradan Karadeniz’in doğasında özel bir demet olan Ulukaya Şelalesi’ne sürüyorum arabayı.
Akşam çökünce gecelemek için; kent merkezinde, 112 yıllık tarihi konak olan Kaf Konak’ta soluğu alıyorum.
Ailenin mimar torunları tarafından onarılmış burası, Bartın için de çok yararlı ve çok güzel bir eser olan bu tarihi konak ortaya çıkmış. Her yaştan çocuklu aileler için de uygun bir mekân. Aracımı park edebileceğim otoparkları da mevcut. Favori odam: Baş Oda.
Akşam yemeğinde Rukiye adlı restoranlarında yöresel yemeklerin lezzet şölenine buyur oluyorum: Pumpum çorba, Ispıt, Bartın pirinçli mantı ve Rukiye Hanım kebap fevkalade!
Sabah Karadeniz’e has lezzetlerle donatılmış güzel bir kahvaltı sofrasına oturuyorum. Her şey pek lezzetli.
Kaf Konak’taki kahvaltıdan sonra dağların arasından giden patika yolları takip ederek, kendi becerime göre bir güzergâh belirleyip trekking yapıyorum. Birkaç sarp yokuş dışında oldukça iyi bir rota çizmişim kendime meğersem. Nasıl muhteşem dağ köyleri var burada… İnanamazsınız…
Bartın’da daha birçok ören yeri bulunuyor. Adının evvelce Sesamos olduğu ileri sürülen Amasra arabayla yaklaşık yarım saat uzaklıkta bulunuyor. Bartın ırmağında da tekneyle günübirlik tur yapıp, çok keyifli bir gün daha geçiriyorum. Özellikle zaman ayırın dediğim yerler: İnkum, Güzelcehisar Lav Sütunları ve Amasra.
Evcil hayvan kabul edilmiyor.
Zonguldak Havaalanı 34 km uzaklıkta.