Evia Adası Gezilecek Yerler
Yunanistan'ın gizli kalmış hazinelerinden biri olan Evia Adası, sadece doğasıyla değil; tarih, huzur ve yerel yaşamla iç içe geçmiş dokusuyla da insanı etkileyen bir yer. Adayı gezerken sanki turistik bir lokasyondan çok, hayatın sade ama anlamlı aktığı bir yere konuk olmuş gibi hissediyorsunuz.
- Edipsos Termal Suları: Adanın kuzeyinde yer alan Edipsos, yıllardır Yunanlar için bir “şifa noktası”. Kaplıca otelleri var ama dilerseniz deniz kıyısındaki doğal sıcak su kaynaklarına girerek de rahatlayabilirsiniz. Sabah erken saatlerde gidip denizle termal suyun birleştiği yerde oturmak, gerçekten başka bir dinginlik. “İyi ki geldim” dedirten yerlerden.
- Dimosari Kanyonu: Doğa yürüyüşü seviyorsan, Dimosari Kanyonu seni mest edecek. Sessiz orman patikaları, gölgeli şelaleler, kuş sesleriyle sabah serinliğinde yürümek tarifsiz bir huzur veriyor. Rota çok zor değil, ama su ve rahat ayakkabı şart. Yol boyunca küçük sürprizler de var: eski taş köprüler, yosun tutmuş ağaçlar, ve bolca temiz hava.
- Eretria Antik Kenti: Adanın batısında yer alan Eretria, antik dönemden kalma kalıntılarıyla geçmişe açılan bir pencere gibi. Tiyatrosu hala dimdik ayakta, tapınak kalıntıları ise güneşin altında altın gibi parlıyor. Kalabalık değil, sessiz. Antik taşlara oturup gözlerini kapattığında, binlerce yıl öncesine bir adım daha yaklaştığını hissediyorsun.
- Ancient Orea (Paleokastro): Paleokastro, adanın güneybatısında ve biraz daha tenha. Yol biraz dolambaçlı ama vardığında ödül büyük: Yüksekten bakan bir manzara, rüzgârın taşıdığı tarih kokusu ve sessizlik. Antik kentleri seviyorsan ama tur otobüslerinden kaçmak istiyorsan, buraya gelebilirsiniz.
- Hiliadou Plajı: Evia’nın doğu kıyısında yer alan bu plaj, yerel halkın ve özgür ruhlu gezginlerin favorisi. Hiliadou, çakıllı bir sahil ama suyu cam gibi. Arkanı ormana, gözünü sonsuz Ege’ye verdiğin bir gün burada çok şey anlatır sana. Kamp yapanlar da oluyor, çıplaklar bölgesi de var. Yani her kesime hitap ediyor ama ana duygusu şu: "Rahat ol, doğanın içindesin."
- Marmari Köyü: Marmari, kalabalıktan uzakta ama yaşayan bir yer. Kıyı boyunca dizilmiş balıkçı tekneleri, taş evlerle bezeli sokaklar ve sessizce yudumlanan kahveler. Deniz kenarında yürüyüş yaparken yerli bir dede size gülümsediğinde, turistik değil de misafir gibi hissettiriyor kendinizi.
- Kimi Köyü: Kimi, kuzey Evia’da sakince yaşayan bir köy. Renkli evleri, çiçekli balkonları, ve eski usul kahvehaneleriyle çok içten bir havası var. Yerel hayatı, sohbeti, biraz da “yavaşlamayı” seviyorsanız, burada bir gün geçirmek ruhunuza iyi gelir. Deniz kenarındaki liman bölgesi de ayrı güzel.
- Karystos Şehri: Adanın güneydoğusunda bulunan Karystos, tarihi ve modern bir denge sunuyor. Venedik dönemine ait kale, hala ayakta ve manzara harika. Şehir merkezi de yaşanıyor; sabah pazarı, sahildeki kafeler ve arada sırada denk geldiğiniz müzik sesleriyle,buradan çok keyif alacaksınız.
- Kymi Limanı: Kymi, küçük ama canlı bir liman kasabası. Renkli balıkçı tekneleri, sahilde yürüyüş yapan çiftler, gün batımında kararan deniz, kimi zaman çok sessiz, kimi zaman çocuk sesleriyle cıvıl cıvıl. Buradan feribotla adanın başka bölgelerine geçmek de mümkün.
- Rovies: Rovies, kuzeybatıda, sessiz ve huzurlu bir sahil kasabası.
Konaklama önerileri için Evia Adası Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.