Kuşadası'nın En Güzel Otellerinde Unutulmaz Tatil Sizi Bekliyor

Denizin mavisiyle Ege’nin sıcak havasını buluşturan Kuşadası, her yıl tatilcilerin en çok tercih ettiği duraklardan biri. Burada huzuru ve eğlenceyi bir arada bulmak mümkün. Gün boyu masmavi koylarda yüzüp akşamları sahil boyunca keyifli yürüyüşlere çıkabileceğiniz Kuşadası’nda, konaklama seçenekleri de oldukça zengin. Bölgenin en güzel otelleri, konforlu odaları, özenli hizmetleri ve eşsiz manzaralarıyla tatilinizi unutulmaz bir deneyime dönüştürüyor.

Kuşadası Hakkında 

Kuşadası efsanelere göre İyonlar burayı Efes’e bağlı bir yerleşim olarak Neopolis adıyla kurmuş. M.Ö. 3000’lerden itibaren Lelegler, Aioller ve İyonlar bölgeye hakim olmuş, ticaret ve denizcilik sayesinde büyük bir zenginlik ve güç elde etmişler. Antik çağda Anadolu’nun Akdeniz’e açılan en önemli limanlarından biri olan Kuşadası, o dönemlerde ticaretin kalbinin attığı yerlerdenmiş. Zamanla Lidyalılar, Persler, Büyük İskender ve ardından Romalılar bölgeye hükmetmiş. Romalılar döneminde Efes ve çevresi büyük bir dini merkez haline gelirken, Bizans döneminde Kuşadası “Ania” adıyla anılmış. Ortaçağ’da korsanların uğrak yeri olmuş; Venedikliler ve Cenevizliler de ticari açıdan burada söz sahibi olmuşlar. Şehir, zamanla bugünkü yerine taşınarak “Scala Nuova” yani “Yeni İskele” adıyla anılmaya başlamış. Kuşadası’nın simgesi haline gelen Güvercinada ise Bizans’tan Osmanlı’ya kadar şehri koruyan stratejik bir karakol olmuş. Üzerindeki kale, 1834 yılında büyük bir yenileme geçirerek bugünkü halini almış ve şehrin adının kaynağı haline gelmiş. Türk hakimiyeti ilk olarak 12. yüzyılda başlamış, ancak Haçlı Seferleri yüzünden kısa sürmüş. Daha sonra Aydınoğulları’nın eline geçen şehir, 1413’te Osmanlı’ya katılmış. Osmanlı döneminde yapılan surlar ve Kervansaray hala Kuşadası’nın tarihine tanıklık eden önemli eserler arasında. Milli Mücadele yıllarında İtalyan ve Yunan işgalini yaşayan şehir, 7 Eylül 1922’de kurtarılmış. Cumhuriyet’in ilanıyla önce İzmir’e, daha sonra Aydın’a bağlanmış. “Küçük Ada” ya da “Güvercin Ada” ismi ise bu dönemde yerleşmiş. 1970’lerden itibaren tamamen turizme yönelen Kuşadası, bugün hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dünyanın dört bir yanından ziyaretçi ağırlayan, Ege’nin en özel tatil merkezlerinden biri.

Kuşadası Plajları

Kuşadası, berrak denizi, altın sarısı kumsallarıyla Ege’nin gözde sahillerinden birine ev sahipliği yapıyor. Mavi bayraklı plajları, doğal güzellikleriyle hem dinlenebilir hem de su sporları yapabilirsiniz. Gelin bu eşsiz plajları birlikte keşfedelim.

1. Yılancı Burnu Plajı: Kuşadası kalabalıktan uzak olmak isteyenlerin sıkça tercih ettiği bir yer. Plajın çevresindeki tarihi kalıntılar ve muhteşem manzaralar eşliğinde, sakin bir atmosferde denizin tadını çıkarabilirsiniz.Denizi derin ve kayalık bir yapıya sahip o yüzden dikkatli olmak gerekiyor. Güvercinadası’nın sol kısmında yer alıyor ve beach club’a sahip. Şnorkelli dalıştandan yelken ve kanoya kadar çeşitli su sporlarını da burada yapabilirsiniz.
2. Uzun Plaj: 12 km uzunluğa sahip bir sahil şeridine sahip, bu yüzden isminin hakkı tam anlamıyla veriyor. Burada deniz bisikleti, kano, jet ski su sporları da yapabilirsiniz. Plajı kumlu bir yapıda. Restoran ve kafede mevcut olduğu için uzun bir süre kalabilirsiniz.
3. Kadınlar Denizi: Adını geçmişte yalnızca kadınların kullanımına açık olmasından alıyor. Günümüzde ise  herkesin kullanımına açık bir plaj. Özellikle yaz aylarında halk plajı olduğundan yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun bir ilgi görüyor. İnce kumlu sahili ve berrak deniziyle ünlü. Kadınlar Plajı’nda şezlong, güneş şemsiyesi kiralama, duş, soyunma kabini, büfe ve tuvalet gibi temel hizmetler de yer alıyor.
4. Kuştur Plajı: Gün batımını izlemek için gidebileceğiniz bir plaj. Yerli ve yabancı tursitler tarafından oldukça ilgi görüyor. Temiz denizi ve kumsalıyla oldukça güzel bir plaj. Su sporları da yapabilirsiniz.
5. Pamucak Plajı Pamucak Plajı’nın oldukça tercih edilmesinin sebebi 80 metreye kadar genişleyen kumsalı. Yerli turistler tarafından sıkça tercih ediliyor. Fakat denizi derin o yüzden yüzme bilmiyorsanız girmemenizi tavsiye ediyoruz.

Kuşadası’nda Yapılacak Şeyler

Kuşadası’na yolunuz düştüğünde sadece denize girip güneşlenmekle yetinmek pek mümkün değil. Burası öyle bir yer ki, sabahını tarihi bir antik kentte gezerek geçirip, öğlen pırıl pırıl koylarda yüzebilir, akşamüstü ise sahilde gün batımını izleyerek günü kapatabilirsiniz. 

Güvercinada Kalesi

1. Güvercinada Kalesinden Eşsiz Manzarayı İzleyin: Kuşadası’nın merkezinde yer alan Güvercinada Kalesi gidebileceğiniz en güzel noktalardan bir tanesi. Kale limanı korumak için inşa edilmiş ve içerisine Barboras Hayrettin Paşa tarafından da bir iç kale ekletilmiş. Tarihi dokusunu ve benzersiz Ege manzarasını görmek istiyorsanız mutlaka gelmelisiniz. Oldukça geniş bir alana sahip bir adacık içerisinde yer alıyor. Geçmiş yıllarda buraya sadece tekne ile ulaşım sağlanıyordu, günümüzdeyse sonradan yapılan iskele sayesinde yürüyerek ulaşım sağlayabiliyorsunuz. Buraya kadar gelmişken iskelenin sonunda yer alan restoranı da değerlendirebilirsiniz. Şuan kale ücretsiz bir şekilde müze olarak hizmet veriyor ve haftanın her günü açık.
2. Efes Antik Kenti ve Şirince’yi Ziyaret Edin: Kuşadası’na yarım saat uzaklıkta yer alan Şirince Köyü ve Efes Antik Kenti’ni de gelmişken görebilirsiniz. Önce Efes Antik Kenti’ni ziyaret edip ardından Şirince Köyü’nde müthiş tatlara sahip şarapları deneyebilir ve mahzenleri ziyaret edebilirsiniz.
3. Kuşadası Plajlarını Keşfedin: Ege’nin en güzel yerlerinden biri olan Kuşadası, birbirinde güzel ve keyifli birçok plaja ev sahipliği yapıyor. Kuşadası’nda bulunan plajlarda yüzmenin keyfi bir başka... Hangi plaja giderseniz gidin tekrar gelmek isteyeceksiniz.
4. Kuşadası Milli Parkı’na Gidin: Doğayla iç içe olmak ve şehir stresinden uzaklaşmak istiyorsanız burayı da yapılacak aktivitilerinize eklemeyi unutmayın. Dilek Yarımadası olarak da geçen bu parka yaz kış gelebilirsiniz. Toplu taşıma parkın girişinde bırakıyor ya da özel aracınızla gelebilirsiniz. Ayrıca burası başka bir yerde göremeyeceğiniz evcil domuzlara, birbirinden farklı 210 kuş türüne, Akdeniz foku ve deniz kamplumbağalarına da ev sahipliği yapıyor.
5. Kordonda Gün Batımını İzleyin: Merkez de bulunan Kordon’a gitmekte güzel tercih olabilir. Akşam yemeği için burada bulunan restoranları tercih edebilirsiniz. Güzel bir akşam yemeğinden sonra etrafı keşfetmek ve müthiş bir manzara eşliğinde gün batımını izleyebilirsiniz. Müthiş fotoğraflar çekeceğinize ve güzel anılar biriktireceğinize eminiz.
6. Panionion Antik Kenti'ne Gidin: Eski Yunanlılarla Persler arasında geçen Mykale Savaşını’nın yapılmış olduğu Mykale Dağı’nın kuzey eteğinde Samos Adası’nın karşı tarafında yer alıyor. Kalıntıları günümüzde Güzelçamlı sınırları içerisinde Otomatik tepenin batı eteğinde yer alıyor. İyonyalılar, M.Ö. 700 yıllarında 12 şehir devletinin oluşturduğu bir federasyon kurdular. Bu federasyonun delegeleri belli zamanlarda “Panionion” adıyla bilinen Güzelçamlı’da toplanıp federasyonun geleceğinin, gücünün, etkisinin artırılması yönünde önemli kararlar aldılar. Bugünkü Foça ile Didim arasındaki topraklarda yaşamış olan İyonlar zamanlarının en ileri uygarlığını kurmuşlar. Heredot bu yer için şu ifadeleri de kullanmış, “Güneşle denizin, tarihle doğanın birleştiği, yeryüzü üstünün, gökyüzünün altının en güzel yeri:Panionion...
7. Kaleiçi Cami'yi Ziyaret Edin: 17.yüzyılda Sadrazam Öküz Mehmet Paşa tarafından hamam ve kervansaray ile birlikte inşa ettirdiği Kaleiçi Cami, Osmanlı ağaç işciliğinin en güzel detaylarını barındırıyor. Kuşadası'nın en eski camisi olarak biliniyor. 550 kişilk kapasitesi bulunuyor.

Kuşadası Otelleri

Konforlu bir tatil arıyorsanız Kuşadası otelleri sundukları olanaklarla tatilinizi unutulmaz kılıyor. En çok tercih edilen otellerden bazıları ise şöyle:

• Hotel Carina

  Ege’nin en güzel liman şehri Kuşadası’nda denizin gökyüzüne karıştığı doyumsuz manzaraya karşı unutulmaz bir kaçış noktası. Herodot’un “dünyanın en güzel gökyüzüne ve en iyi iklimine sahip” olduğunu söylediği eşsiz gün batımı ile ünlü Ege Bölgesindeki otel Agah Gökahmetoğlu tarafından 1999 yılında kurulmuş. Hotel Carina ismini, antik bir Yunan şehri olan Milet’te bulunan, Yüz yıllar boyunca Milet şehrini canlı tutan ticari faaliyetlerin yer aldığı limanın adı. Hotel Carina, Ege Denizinin incisi Kuşadası liman şehrinde, eşsiz gün batımı ile ünü tüm dünyaya yayılmış. “Özel Kategori Belgeli” Akdeniz mimarisi ile tasarlanmış, Rustik ve tarihi ögelerin birlikte kullanımıyla dekore edilmiş ve tüm odalarından Ege Denizine açılan pencereleriyle eşsiz manzarasıyla tasarlanmış bir otel. 

• Monalisa Hotels
  

  Kuşadası'nın merkezinde yer alıyor. Barok taş mimarisiyle dikkat çeken Monalisa Hotels'de Ege denizi'nin eşsiz manzarasını da görebiliyorsunuz. Türk misavirperveliğinin köklerinden ilham alarak konuklarına kusursuz bir şekilde ağırlamayı hedefliyor. Kahvaltıları geleneksel lezzetlerden oluşuyor, böylelikle güne sağlıklı bir şekilde başlayabilirsiniz. Her detayı misafirlerini rahat ve konforlu şekilde geçirmesi için tasarlandı.

• Çiy Konukevi
  

  Zeytin ağaçlarının gölgesinde, Kuşadası Körfezi’nin görkemli manzarasına karşı doğanın tadını doyasıya çıkarabileceğiniz bir yer. Su damlasının toprakla bir olduğu hali “Çiy” den esinlenerek oluşturulan, her bir köşesinin doğada karşılığı olan bu tesis sizi adeta büyüleyecek. Kuşadası’nın Caferli Köyünde yer alan Çiy Konukevi'nde şahane lezzetleri de deneyebilirsiniz. Yerel üretici ağırlıklı şarap listesi ve imza kokteylleri de mekanın ön plana çıkan lezzetleri arasında yer alıyor. Ayrıca patili dostlarınızı da kabul ediyor.

Çiy Konukevi