Konya Küçük ve Butik Otelleri

Mevlana engin hoşgörünün ve aşk' ın bütünleştiği bir evrensel felsefeyi benimser. İçimizdeki Tanrı Aşkına ulaşmayı hedefler. Her gittiğimde hissedilenler sözle anlatılamayacak kadar özel.  Bozkırın tam ortasında tarihin en eski yerleşim yerlerinden biri, kültürel derinliğinin yanı sıra gönül zenginliğinin adıdır Konya. Coğrafi olarak ülkemizin ortasında, yani İç Anadolu'da yer alan etrafı dağlarla çevrili yüksek bir düzlükte konumlanıyor. 1987 yılından itibaren büyükşehir statüsünde olan Konya yaklaşık 2 milyonun üzerinde nüfusu barındırıyor. Önemli bir ticaret ve sanayi kentimiz. Konyalılar derki 'bir başkent her zaman başkent olarak kalacaktır'. Tarihin en eski yerleşim yerlerinden biri olan Çatalhöyük ile birlikte ilk çağ medeniyetleri Roma Bizans Selçuklu ve Osmanlı mirasını barındırıyor. Alan olarak Türkiye'nin en büyük yüzölçümüne sahip olan şehirde ilçeler arası mesafe bazı yerlerde azken bazı yerlerde epey fazla. Akşehir, Seydişehir, Meram, Ereğli, Selçuklu, Sarayönü gibi bilindik ilçeleri sık ziyaret edilen yerlerden. Çok derin tarihi ve kültürel yapısının yanında son yıllarda bilim ve kongre açısından da önemli atılımlar atılmış. Tüm bunlardan farklı olarak coğrafi özellikleriyle de ön plana çıkıyor.Tuz gölü, Meke Gölü ve Beyşehir gölü gibi önemli göllerinin yanı sıra şelaleleri de mevcut. Hatta çölleşmiş topraklar bile. Genellikle yüksek düzlüklerden oluştuğundan tepe olarak bazı yerler göz önüne geliyor, Aladdin Tepesi gibi. Ama şehrin güneyinde Toroslara ulaşmak mümkün. Konyanın mutfağı da meşhur ve akla ilk gelenlerden biri de etli ekmek ama Konya denince akla gelmesi gereken devasa şahsiyetler vardır ki sadece Türk kültüründe değil dünya kültüründe de önemli kişiler. Mevlana Celaleddin Rumi, Şemsi Tebrizi, Nasrettin Hoca türbeleri mutlaka ziyaret edilmesi gereken abide şahsiyetlerden. 

Konya'da Yeme-İçme Mekanları

• Havzan etli ekmekte etliekmek, bamya çorbası ve saç arası kesin yenmeli
• Beyşehir ilçesinde sazan balığı tadılması gereken lezzetlerden.
• Kabakçı Ali’ye Tirit için mutlaka uğramayın!
• Çay ve kahve için Neşve Çay Kahve Keyfi ve Meram Çamlıbel Çay Bahçesi öneriyoruz.
• Şark Kadayıfçısı ve İstanbul Pastanesinde de tatlılarınızı yiyebilirsiniz.
• Akşam yemeği olarak faklı bir tat arıyorsanız Kyoto Japon Parkını tercih edebilirsiniz. Türk mutfağından ise, Hacı Şükrü Fırın ve Kebap Salonu ( etli ekmek, ve tandırı ), Kule Sini Restoran tercih edilebilir.Şendağlidan @sendagliyagsomunu küflü peynirli Yağsomunu'nu mutlaka denemelisiniz.
• Tiritçi Mithat'ta tirit yemelisiniz.

Konya'da Gezilecek Görülecek Yerler

• Önce tarihi yerlerden başlamak gerekir diye düşünüyorum. Akla ilk gelen yer tabi ki Konya Mevlana Türbesi ve Konya Mevlana Müzesi. Konya Atatürk Evi Müzesi, Şemsi Tebrizi Türbesi, Nasrettin Hoca türbesi ve Konya Arkeoloji Müzesi de ziyaret edilmesi gereken diğer noktalar. Çatalhöyük ören yerini mutlaka görüp tarihin derinliklerine gitmenizi ve önemi son yıllarda daha da artan 1500 yıllık Sille Köyünü de ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
• Alaaddin Tepesi, Alaattin Camii ve Konya Karatay Medresesi de görülecek diğer tarihi yerler arasındadır.
• 80 Binde Devri Alem Parkı’da gezilmeli.
• Halkapınar İvrize de bir uğrayın derim, Hitit kalıntılarını görün.
• İnce Minareli Medrese, Taç kapısının detaylarını görünce ister istemez uzun süre orada durup incelemek istiyorsunuz. Zamanında ilim yuvası olan bu yapı, şimdi Selçuklu sanatının ne kadar estetik olduğunu gözler önüne seren bir müze. İçeri adım attığınızda taş duvarların size anlattığı hikayeleri dinliyormuş gibi oluyorsunuz.
• Kilistra Antik Kenti, doğanın içinde saklı bir başka dünya. Kayalara oyulmuş kiliseler, mezarlar ve odalar... Yolu biraz engebeli ama kesinlikle değer. Kapadokya’yı anımsatan bu yerin kendi havası var, daha sessiz, daha sakin. Fotoğraf için de harika bir atmosfer.
• Tropikal Kelebek Bahçesi, içeri girer girmez bambaşka bir evrene adım atıyorsunuz. Her yerde rengarenk kelebekler, tropik bitkiler ve yumuşacık bir nem havası.
• Eşrefoğlu Cami, ahşap direkli caminin içine girince burnunuza gelen ahşap kokusu, gözünüzü alan işlemeler, sizi bir asır öncesine ışınlıyor sanki. Mimari ve de ruhani açıdan çok etkileyici. Gözlerinizi tavandan alamıyorsunuz.
• Selimiye Cami, Mevlana Müzesi'nin hemen yanında, kendine has bir zarafeti var. Avlusunda oturup biraz soluklanmak, özellikle Mevlana'nın etkisiyle dolu olan bu bölgede iç huzuru bulmak için birebir. Akşam ezanı bu camiden duyulunca bambaşka bir hava sarıyor ortalığı.
• Beyşehir Gölü,şehirden uzaklaşıp göl kenarında nefes almak istiyorsanız Beyşehir harika bir kaçış rotası. Göl öyle dingin ki suya bakarken düşüncelerin de sakinleşiyor. Güneşin suya yansıması tam seyirlik. Balık da taze ve lezzetli, benden söylemesi.
• Aziziye Cami, Barok mimarisiyle Osmanlı klasiklerinden biraz daha farklı bir tarz sunuyor. İçi çok etkileyici. Işık oyunları, renkli vitraylar, tavan süslemeleriyle âdeta sanat eseri gibi. Bu kadar detaylı işçilik insanı hayrete düşürüyor.