
Dedeağaç'ta Yapılacak Şeyler
Küçük ama karakterli bir şehir olan Dedeağaç (Alexandroupoli), hem deniz kenarında kafa dinlemek ve de kültürel bir rota izlemek isteyenler için adeta biçilmiş kaftan. Türkiye sınırına sadece bir saatlik mesafede olmasına rağmen bambaşka bir havaya sahip bu sahil şehrinde yapılacak şeyler az ama öz, sade ama keyifli.
1. Deniz Feneri Etrafında Zaman Geçirin: Dedeağaç’ın kalbi belki de en çok burası: 1880 yılında inşa edilmiş, hala dimdik ayakta duran bir deniz feneri. Sahil şeridinde konumlanan bu simge yapı, gün batımında rüya gibi bir manzara sunuyor. Çevresindeki yürüyüş parkurunda dolaşabilir, banklarda oturup Ege’nin hafif meltemi eşliğinde dalga seslerine kulak verebilirsiniz.
2. Dimokratias Caddesi’nde Turlayın: Şehirde bir cadde düşünün: Gündüzleri sakince alışveriş yapılır, akşamları ise trafiğe kapatılarak şık giyimli insanlar yavaş yavaş turlamaya başlar. Dimokratias Caddesi tam da böyle bir yer. Yunanistan’a has kafeler, küçük dükkanlar, kitapçılar ve restoranlar arasında gezinirken, “Geldik ama ne yapacağız?” sorusu yerini “Burası ne kadar huzurluymuş” cümlesine bırakıyor.
3. Makri Plajı’nda Serinleyin: Yaz mevsimindeyseniz ve denize girmeden dönmeyi düşünüyorsanız, çok şey kaçırıyorsunuz demektir. Şehir merkezine arabayla 15 dakikada ulaşabileceğiniz Makri Köyü, Dedeağaç’ın en popüler plajlarına ev sahipliği yapıyor. Aya Yorgi Plajı’nın berrak ve turkuaz sularında yüzebilir, çevredeki sahil tavernalarında öğle yemeğinizi yiyebilirsiniz. Huzur, doğa ve biraz güneş daha ne olsun?
4. Trakya Etnoloji Müzesi’nde Zaman Yolculuğuna Çıkın: Şehir merkezindeki neoklasik bir binada hizmet veren Trakya Etnoloji Müzesi, adeta bir zaman kapsülü. Trakya kültürünün geleneksel yaşam tarzını; eski ev eşyaları, kıyafetler, el işleri ve fotoğraflar aracılığıyla keşfetmek mümkün. Eğer “tatilde biraz da kültür olsun” diyorsanız burayı listenize alın.
5. Evros Deltası’nda Kuşların Dünyasına Konuk Olun: Doğayla baş başa kalmak isteyenler için Dedeağaç’ın en özel cevherlerinden biri Evros Deltası. Meriç Nehri’nin oluşturduğu bu alan, Avrupa’nın önemli sulak alanlarından biri sayılıyor ve yaklaşık 300 kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Gözlem kulelerinden dürbünle kuşları izlemek, doğa yürüyüşleri yapmak ve muazzam bir biyolojik çeşitliliğe tanıklık etmek burada mümkün. Özellikle sabah erken saatlerde gitmenizi öneririm; doğa, güne uyanırken bir başka güzel.
6. Yerel Tatların Peşine Düşün: Yunan mutfağının lezzetleriyle aranız iyiyse, Dedeağaç’ta damak zevkinizi mutlu edecek çok şey var. Deniz ürünleri burada taptaze. Izgara kalamar, ahtapot yahni, midye saganaki ve tabii ki bol zeytinyağlı mezeler.Özellikle sahildeki küçük tavernalarda, ay ışığında içeceğiniz uzo eşliğinde bu lezzetleri tatmak bambaşka bir deneyim.
7. Dadia Ormanı’nda Derin Bir Nefes Alın: Daha fazla doğa arıyorsanız, yaklaşık 1 saat uzaklıktaki Dadia Ormanı tam size göre. Avrupa’daki en önemli yırtıcı kuş gözlem alanlarından biri olan bu bölge, özellikle doğa severleri kendine çekiyor. Kartallar, şahinler ve akbabalar buranın kadim sakinlerinden. Sessizliği dinlemek, yemyeşil bir patikada yürümek, hatta kuş gözlem evinde rehber eşliğinde türleri keşfetmek oldukça keyifli bir deneyim olabilir.
Dedeağaç öyle bir yer ki, hiçbir plan yapmadan sadece sokaklarında dolaşarak bile tatil havasına giriyorsunuz. Kimsenin acele etmediği, güneşin gökyüzünü turuncuya boyadığı, çocukların deniz kenarında dondurma yaladığı bir sahil kasabası burası. Kalabalık olmayan, gürültüsüz ama ruhu olan bir şehir.
Konaklama önerileri için Dedeağaç Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.