Mimoza Büyükada
Yıllar önce keşfettiğim minnak ama şirin @mimozabuyukadaotel’de hafta sonu kalmış olsam da, döndüğümde hâlâ aklımdaydı.
🏡 Şu an evdeyim ama ruhum hâlâ Büyükada’da, kahvemi yudumlarken martı sesleriyle dalga geçiyor.
🚲 Büyükada’ya baharda gitmek demek, şehrin gürültüsünü kısa süreliğine sessize almak gibi bir şey.
🌸 Her yer mis gibi ıhlamur, erguvan, begonvil… Yürüdükçe içim açıldı.
👧 Bisiklet kiraladım mesela—ki en son çocukken sürmüştüm—“Düşer miyim acaba?” derken kendimi Aya Yorgi’nin yokuşunda nefes nefese buldum.
⛪ Ama o manzara… Tüm yorgunluğa değer! Zirvede çay var, bolca dua ve sonsuz bir deniz görüntüsü…
🏛️ Tarihi sokaklarında yürümekse apayrı bir deneyim.
🏠 Eski konaklar, kediler, çiçekli balkonlar…
⏳ Sanki zaman durmuş ama sadece güzel detaylar kalmış gibi.
🕍 Rum Yetimhanesi’ni de uzaktan gördüm, biraz hüzün, biraz hayranlık…
🖼️ Adalar Müzesi’nde ise adanın geçmişine dalıp gitmemek elde değil.
✨ Gelelim esas huzur kaynağıma: Mimoza Büyükada Otel.
🚶♀️ İskeleye 3-4 dakika yürüyüş mesafesinde, minnoş bir kasaba sokağının arasında.
🛏️ Odalar geniş, ferah, her detay özenli.
🪵 Tavanlar ahşap, duvarlarda sanat var.
🍳 Sabahları…
☕ Terasta servis edilen serpme kahvaltıya “sade bir çay” eşlik ediyor ama adanın ruhu öyle renkli ki sofradaki zeytin bile havaya girmiş gibi.
🍽️ Akşam yemeği içinse bana kalırsa adres net: Secret Garden.
🌙 Sessiz, şık ve lezzetli. Gidin, sevdiklerinizle rakı-balık yapın ama tatlıyı unutmayın.
⸻
⏳ Bahar kaçıyor, Büyükada çağırıyor…
🚴♀️ Birkaç günlüğüne bile olsa, bisiklete binin, çam kokularını içinize çekin, gözlerinizi Aya Yorgi’den manzaraya dikin.
☀️ Belki de ihtiyacınız olan tek şey, kasaba manzaralı bir oda ve bir çay kaşığı huzurdu...