Kapadokya'ya gitmek için 10 Neden!
Ateşin, suyun ve rüzgârın yüzyıllar boyunca şekillendirdiği "Güzel Atlar Ülkesi" Kapadokya, adeta bir masal diyarını andırıyor. Birçok medeniyetin arkasında izler bıraktığı, kültürü ile konuklarını kendisine hayran bırakan bölgeyi ziyaret etmek için birçok sebep sıralamak mümkün. Biz de bu durumdan yola çıkarak sizlere Kapadokya'ya seyahat için öne çıkan 10 nedeni sıraladık. Tabii bölgenin simgesi sayılan ve taş oymacılığın en güzel örnekleri olarak gösterilen taş otelleri anlatmayı da ihmal etmedik.
1- Uzun Süre Etkisinden Kurtulamayacağınız Doğal Güzellikler
Kapadokya'dan bahsedildiğinde, ilk akla gelen daima doğal güzellikler oluyor. Gerçekten de bölge, bu konuda sadece İç Anadolu'nun değil, tüm Türkiye'nin en özel coğrafyalarından biri olma özelliği taşıyor. Nevşehir ve Kayseri'nin de aralarında olduğu 5 ilin sınırları içerisinde kalan bölge, milyonlarca yıl önce çeşitli doğa olaylarının etkisiyle şekillenerek günümüzdeki göz alıcı haline bürünmüş.
Dilerseniz Kapadokya'ya kış aylarında seyahat edip, bölgenin kar örtüsü altında bir gelinliği andıran manzaralarına kendi gözlerinizle şahit olabilirsiniz. Eğer amacınız bölgenin tarihi ve kültürel birikimini tanımaksa Kapadokya tatilinizi nisan ile haziran ayları arasına denk gelecek şekilde ayarlayabilirsiniz. Bu aylarda peribacalarını, vadileri ve yeraltı şehirlerini gezmek daha keyifli oluyor.
2- Eşine Az Rastlanır Güzellikteki Peribacaları
Tabii bölgenin doğal güzelliklerinden bahsederken eşine az rastlanır güzellikteki peribacalarına ayrı bir başlık altında değerlendirmek gerekiyor. Bölgenin en önemli simgelerinden biri sayılan bu yeryüzü oluşumlarının meydana gelmesine, günümüzden tam 60 milyon önce Hasandağı, Erciyes ve Göllüdağ'dan püsküren lavların sebep olduğu biliniyor. Lavların birikmesi sonucu oluşan yumuşak tabakanın şekillenmesinde ise yağmur ve rüzgâr başrolü oynamış.
Peribacalarının en güzel örneklerini görmek için Paşabağ'a gidebilirsiniz. Yalnız, bölgeye gideceğiniz gün havanın rüzgârlı olup olmadığına dikkat edin. Zira rüzgârlı günlerde Kapadokya'nın bu kısmında kum fırtınalarına sık rastlanıyor. Daha farklı şekillerdeki oluşumları fotoğraflamak içinse Üç Güzelleri ve Devrent Vadisi'ni ziyaret edebilirsiniz.
3- Kapadokya'nın Zengin Tarihi Birikime Sahip Olması
Kapadokya, zarif ve büyüleyici doğal güzellikleri kadar köklü tarihiyle de gezginler arasında adından fazlasıyla söz ettiriyor. Keşfedilen çeşitli kaynaklarda bölgenin, M.Ö. 6. yüzyıldan beri çeşitli topluluklar tarafından yerleşim amaçlı kullanıldığı anlatılıyor. Tatiliniz boyunca bölgede Hitit, Antik Yunan, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma izleri rahatça görebilirsiniz.
Kapadokya'nın tarihi birikimini anlama konusunda ideal yerlerin başında Göreme Açık Hava Müzesi geliyor. Kültürel tesisin sınırları içerisinde kalan alanı ziyaret ettiğinizde, 4. ila 12. yüzyıl arasındaki dönemde Hristiyanlar tarafından oluşturulmuş kaya yerleşimlerini ve ibadet alanlarını görebilirsiniz. Bu tarz yapıların daha ihtişamlılarına ise bir sonraki bölümde sizlere tüm detaylarını aktaracağımız yeraltı şehirlerini gezerken denk gelebilirsiniz.
4- İhtişamlı Yeraltı Şehirlerini Gezme Olanağı
Kapadokya tatiline heyecan ve gizem katan mekânların başında yüzyıllardır varlıklarını koruyan yeraltı şehirleri geliyor. Bölgede, bu tarzda 200'e yakın yerleşimin olduğu tahmin ediliyor. İlk Hristiyanlar'ın Roma İmparatorluğu döneminde zulümden kaçmak ve ibadetlerini özgürce yerine getirmek için kayaları oyarak inşa ettikleri yerleşimlerin büyük çoğunluğu, birkaç kattan oluşuyor.
Kapadokya'nın yeraltı şehirlerinin ihtişamına kendi gözlerinizle şahit olmak isterseniz, sizlere ilk olarak 8 katlı Derinkuyu Yeraltı Kenti'ne gitmenizi tavsiye ederiz. M.Ö. 3000 dolaylarında Hititler'in kurduğu Kaymaklı Yeraltı Şehri ise bu tarz yerleşimlerin en eski örnekleri arasında sayılıyor. Kaymaklı'nın 10 kilometre uzağında ise hem Roma hem de Bizans zamanında kullanılan Mazı Yeraltı Şehri bulunuyor.
5- Balon ve Safari Turları ile Kapadokya'yı Farklı Açılardan Tanıma Fırsatı
Kapadokya'yı daha yakından keşfetmek için özel turlara da katılabilirsiniz. "Kapadokya" ve "tur" kelimeleri aynı cümlede kullanıldığında akla hemen balonlarla gün doğumundan önce gerçekleştirilen gezintiler geliyor. Ancak tatilcilere farklı açılardan çevreyi görüntüleme imkânı sunan safari turlarını da atlamamak gerekiyor.
Rengarenk balonlar ile gerçekleştirilen turlara katılırsanız, sadece gün doğumu ile yetinmeyip Kapadokya sınırları içerisindeki vadileri kuş bakışı gözlemleyebilirsiniz. Arazi araçları ile çıkılan safari turlarında ise vadilerdeki kaya yerleşimlerine, Toros Dağları'nın güzelliklerine ve peribacalarının güzellik kattığı manzaralara yakın olma fırsatı yakalayabilirsiniz.
6- Trekking Rotalarını Takip Edip Vadilerdeki Saklı Güzellikleri Keşfetme Heyecanı
Kapadokya'nın güzelliklerini çevre ile etkileşime girerek keşfetmeye niyetlendiğinizde, trekking rotalarını da takip edebilirsiniz. Doğa yürüyüşü tutkunlarına keyif dolu saatler yaşatan rotaları aşmayı hedeflerseniz, Aşk ve Güvercinlik vadileri gibi Kapadokya'nın en özel yerlerine odaklanabilirsiniz.
Eğer siz de doğa ile baş başa olmak isterseniz, öncelikle Ihlara Vadisi'ni kapsayan trekking rotasını takip edebilirsiniz. Bölgede tatil yapan yerli ve yabancı konukların gözdesi olan bu rotada, dik yamaçlardaki kayaların oyulmasıyla inşa edilen yapılar sizleri bekliyor. Tabii yürümek sizin için yeterli adrenalini sağlamıyorsa bölgeyi iki tekerlek üzerinde de gezebilirsiniz. Zira Kapadokya dünyanın en önemli dağ bisikleti rotalarına ev sahipliği yapıyor.
7- Damak Çatlatan Lezzetlerin Tadına Bakabileceğiniz Sofralar
Tarihi mekânları, müzeleri, vadileri gezerken acıktığınızı hissederseniz, hemen bir restorana girip Kapadokya mutfağının damak çatlatan lezzetleri ile karnınızı doyurabilirsiniz. En basit öğünün bile birkaç küçük dokunuşla ziyafete dönüştüğü yerel mutfak kültüründe bakliyatlar ve et çeşitleri dengeli bir şekilde kullanılıyor. Bölgenin bereketli topraklarında yetiştirilen meyve ve sebzelerin eklenmesiyle Kapadokya mutfağına özgü yemekler daha da lezzetli hale geliyor.
Kapadokya'da mutlaka tadına bakmanızı önereceğimiz lezzetlerin ilki, yörenin ünlü testi kebabı. Kuru fasulye ve pilavsa yerel halkın sıklıkla tükettiği, evlerine gelen misafirlerine sundukları yemekler olarak sıralanıyor. Daha farklı tatları denemek isterseniz ayva dolmasını, nohutlu yahniyi veya dıvılı tercih edebilirsiniz.
8- Her Bütçeye ve Zevke Uygun Alışveriş Seçenekleri
Kapadokya tatiliniz esnasında zamanınızın bir kısmını alışverişe ayırabilirsiniz. Bölgeyi gezginler için cazip bir tatil destinasyonu haline getiren alışveriş konusunda iki farklı seçenek öne çıkıyor. Dilerseniz kökenleri yüzlerce yıl eskiye dayanan el sanatlarının ürünü olan objeleri Kapadokya'nın çeşitli yerlerindeki dükkânlardan satın alabilirsiniz. Gastronomiye ilgi duyuyorsanız, evinizin dekoruna güzellik katacak eşyalar yerine bölgeye özgü şarap çeşitlerine odaklanabilirsiniz.
El işi söz konusu olduğunda Anadolu motifleri taşıyan halı ve kilim çeşitleri öne çıkıyor. Bunların ardından ise seramik eşyalar geliyor. Sevdiklerinize hediye edebileceğiniz veya Kapadokya tatilinizin anısını uzun süre anımsatacak ufak tefek eşyalar almak isterseniz, çeşitli boyutlardaki peribacaları figürlerine, magnetlere ve anahtarlıklara yönelebilirsiniz.
9- Otantik Atmosfer Eşliğinde Keyif Dolu Spa Keyfi
Kapadokya tatilinde çevreyi gezmek, alışveriş fırsatlarını değerlendirmek gibi yoğun aktivitelere odaklanmayıp tüm zamanınızı dinlenmeye ve kendinizi yenilemeye harcayabilirsiniz. Bölgede, kendilerini şımartmak ve tüm yılın getirdiği stresten arınmak isteyen gezginlere hizmet veren çok sayıda sağlıklı yaşam merkezi bulunuyor.
Otantik spa keyfi için rotanızı kaya otel konsepti ile faaliyet gösteren ve taş oymacılığın en güzel örnekleri olarak anılan konaklama tesislerine doğru çevirebilirsiniz. Bu tipteki otellerin en güzellerinin hangileri olduğunu merak ediyorsanız, bir sonraki bölümde sorunuzun detaylı yanıtını bulabilirsiniz.
Kapadokya Otelleri Konaklama Önerileri için linke tıklayın! https://kucukoteller.com.tr/nevsehir-otelleri
Fotoğraf: Argos In Cappadocia - https://kucukoteller.com.tr/argos-in-cappadocia
10- Kaya Otel Konseptindeki Tesislerde Konaklama Fırsatı
Kapadokya otellerinin büyük kısmı, eski mahallelerdeki taş oyması yapılarda faaliyet gösteriyor. Bu durum, gezginlere eşine az rastlayacakları güzellikte konaklama deneyimi yaşatıyor. Taşkonaklar Hotel, Kayakapı Premium Caves, Museum Hotel, Argos in Cappadocia gibi birçok bölge oteli, mimarileri ile konuklarını adeta büyülüyor. Gezginlere ev rahatlığında konaklama deneyimi yaşatan Kapadokya otelleri, ağırlıklı olarak Ürgüp ve Göreme'de faaliyet gösteriyor. Bu otellerde tatil yaparken ayrıca enfes manzaraların tadını da çıkartabilir, sevgilinizle romantik anlar yaşayabilirsiniz.
Tabii otellerin sahip olduğu özgün atmosferi planladığınız tarihte deneyimleyebilmeniz için rezervasyonunuzu erkenden yaptırmanız gerekiyor. Zira popülaritesi her geçen yıl daha da artan Kapadokya, dört mevsim boyunca yoğun ilgi görüyor.