Karadeniz'in incisi Giresun'a gizemli bir yolculuk!
Kartpostal kareleri ile yarışan güzellikteki yaylaları, sıcaklığıyla size sanki uzun süredir tanıyormuşsunuz hissi veren insanları ve şehir hayatından yorulanlara mutluluk vadeden huzurlu atmosferiyle Giresun, Karadeniz'in en güzel köşelerinden biri…
Biz de bu kez Karadeniz'in diğer şehirlerine oranla daha sakin olması sayesinde ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyimin kapısını açan Giresun'u henüz görmeyenler için keyifli bir rehber hazırladık!
Sen de onlardan biriysen ve yakın zamanda kendini Giresun'un yeşilliklerine bırakmak istiyorsan, yola çıkmadan önce yazımıza göz atmayı unutma!
Giresun'u Yerlisi Gibi Dolaşmak İsteyenler İçin Gezilecek Yerler
Yıl boyu yağış alması sayesinde ziyaretçilerine yeşilin en güzel tonlarıyla ağırlayan Giresun'da gezip görülecek, keşfedilecek pek çok yer var. Ancak keşfe kesinlikle boylu boyunca uzanan yaylalar ile başlamalısın! Yeşile doyacağın yaylaların havasında huzur bulduktan sonra ise Giresun'un en özel köşelerini bir Giresunlu gibi dolaşmaya hazırsın. Peki Giresun'da nereleri görmeliyim dersen hepsini senin için bir araya getirdik.
Kümbet Yaylası
Giresun'a geldiğinde görmen gereken ilk yer kesinlikle Kümbet Yaylası olmalı. 1640 metre rakımda yer alan Kümbet Yaylası, Giresun'un Dereli ilçesinde yer alıyor. Giresun ziyaretini yaz aylarında yapıyorsan Kümbet Yaylası'na Dereli ilçesi üzerinden dolmuşlarla gidebilirsin. Ancak kış aylarında çetin olan hava koşulları sebebiyle yaylaya dolmuş bulmak zorlaşabiliyor. Eğer kışın da gidip yaylanın üzerini örten karlı manzarayı izlemek istersen yerel acentelerin turlarını tercih edebilirsin.
Göl Yanı Yaylası
Küçük bir göl, alabildiğine yeşil ve tertemiz hava… Aradığı şey şehrin stresinden uzakta huzur bulmaksa Göl Yanı Yaylası tüm güzelliği ile seni bekliyor. Giresun yaylaları arasında vazgeçilmezlerden olan Göl Yanı Yaylası, merkeze yaklaşık 40 km uzaklıktaki Yağlıdere ilçesinde bulunuyor. Son yıllarda popülerliği artan yayla, yaz aylarında bir hayli kalabalık oluyor. Sakin bir ziyaret olsun dersen, yaylanın en güzel zamanlarının bahar ayları olduğunu unutma!
Giresun Müzesi
Yayla keşiflerin bittikten sonra Giresun'un tarihinde bir yolculuk yapmak istersen Giresun Müzesi'ni, diğer adıyla Gogora Kilisesi'ni ziyaret edebilirsin. 18. yüzyılda bir Ortodoks kilisesi olan yapı, günümüzde Giresun bölgesinden çıkarılan ve tarihi eski tunç çağına kadar uzanan pek çok esere ev sahipliği yapıyor. Sen de bu özel eserleri görüp hem yapının atmosferini içine çekebilir hem de Giresun'un köklü tarihinde sıra dışı bir gezintiye çıkabilirsin.
Giresun Kalesi
Seni şimdi de Giresun'u kuş bakışı izleyebileceğin harika bir yere götürüyoruz. Pontus Kralı Mihridates'in oğlu Farnakes tarafından milattan önce yapıldığı düşünülen Giresun Kalesi, iç ve dış olmak üzere iki ayrı kaleden oluşuyor. Ünlü yapıdan geriye çok az kalıntı kalmış olsa da sahip olduğu muhteşem manzara ile görülmeye değer. Unutmadan Atatürk'ün koruma komutanlığı görevini üstlenen Topal Osman Ağa'nın mezarının burada olduğunu da hatırlatalım.
Giresun Adası
Karadeniz'in 2 adasından biri olma özelliğini taşıyan Giresun Adası, aynı zamanda Karadeniz'in yaşanabilir tek adası. Giresun'a eğer yaz aylarında gitmeyi planlıyorsan bu muhteşem adayı mutlaka ziyaret etmelisin. "Peki adaya nasıl ulaşırım" dersen tekne seferlerinin düzenlendiği Giresun Adası, yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuğun ucunda seni bekliyor. Eğer ada havasını yaşamak istiyorsan bu teknelerden birine atlaman yeterli.
Tirebolu Kalesi
Giresun'a kadar gelmişken çayın ve fındığın ana vatanı olarak kabul edilen Tirebolu'yu ziyaret etmeden olmaz. Havasıyla ve şirin atmosferiyle dikkat çeken Tirebolu'nun sahilinde kendini huzurun merkezinde hissedebilirsin. Tirebolu'da mutlaka görmen gereken yer ise kesinlikle Tirebolu Kalesi! Manzarasıyla büyüleyen kaleye mutlaka çıkıp manzaranın tadını çıkarmalısın.
Giresun Mutfağının Vazgeçilmez Tatları
Karadeniz kıyılarında, zengin bir mutfağın merkezinde olduğuna göre Giresun'da birkaç kilo almayı göze almanda fayda var. Çünkü çok zengin, çok iddialı sofralar Giresun restoranlarında seni bekliyor. Karalahana için Giresun mutfağının başrolünde olduğunu söyleyebiliriz. Bu sebeple karalahana ile yapılan çorbayı, yemeği ve dolmayı yemeden Giresun'dan dönme deriz.
Giresun da Karadeniz'in pek çok şehrinde olduğu gibi balığa doyabileceğin yerlerden. Eğer hamsiyi seviyorsan Karadeniz'in serin sularından çıkan hamsinin tavasını, buğulamasını ve hatta pilavını mutlaka denemelisin. Özellikle Tirebolu'daki balık restoranlarında hem mezenin hem de balığın en tazesini bulabileceğini de buraya not düşelim.
Görele pidesinin şanını duymayan yoktur sanırız. Haliyle Giresun'a kadar gelmişken Görele pidesinin tadına bakmadan dönülmez. Karadeniz'in özel tereyağı ile yapılan pidenin tadına bayılacağından hiç şüphemiz yok. Unutmadan fındığın bir başka olduğu topraklardasın. Giresun'a özgü bir tat olan fındıklı kadayıfı mutlaka denemelisin. Bu özel tatlıyı en güzel Tel Kadayıfçı Mustafa Patar'ın yaptığını da söylemeden geçmeyelim.
Giresun'a Nasıl Gidilir?
Giresun'u bu kadar anlatmışken nasıl gidebileceğin hakkında da biraz fikir vermek istedik. Giresun'a hava yolunu ya da kara yolunu kullanarak iki şekilde ulaşabilirsin. Ancak İstanbul Giresun arasındaki mesafenin yaklaşık 934 km olması sebebiyle hava yolunu tercih etmen daha konforlu olabilir. Ordu sınırları içerisindeki Ordu Giresun Havalimanı'nı kullanırsan araçla 12 saat süren yolculuğu 1.5 saate düşürebilirsin. Ancak yine de araçla gitmen gerekirse Sakarya, Bolu, Tosya ve Samsun rotasını takip ederek Giresun'a ulaşabilirsin.
Ankara'dan Giresun'a kara yolu ile ulaşım ise yaklaşık 7,5 saat sürüyor. Çorum ve Samsun güzergahını takip ederek ulaşabileceğin Giresun, Ankara'ya 600 km uzaklıkta konumlanıyor. Hem İstanbul'dan hem de Ankara'dan yıl boyunca Giresun'a günün belirli saatlerinde kolaylıkla otobüs de bulabileceğini de hatırlatalım.
Peki Giresun'u Doya Doya Gezmek İçin Ne Zaman Gidilir?
Karadeniz'in pek çok şehri gibi Giresun da bölgenin iklim koşulları sebebiyle neredeyse yıl boyunca yağış alıyor. Eğer şehri baştan başa keşfetmek ve yaylalara çıkıp kendini doğanın huzuruna bırakmak istiyorsan Giresun'u mutlaka yaz aylarında ziyaret etmelisin. Ancak şehrin kış aylarında da inanılmaz bir manzaraya büründüğünü özellikle yaylalardaki karın görülmeye değer olduğunu söyleyebiliriz. Bu sebeple aslında Giresun'da 4 mevsim boyunca bambaşka güzellikle ile karşılaşabilirsin. Yola çıkmadan önce ise hava koşullarına uygun bir valiz hazırlamayı unutmamalısın. Hangi mevsimde gidersen git, yanına yağmurluk ile rahat bir yürüyüş ayakkabısı almayı da ihmal etme!
Giresun'da Eğlence Hayatı ve Festival Zamanı
Genel olarak sakin bir atmosfere sahip olan Giresun'un gece hayatı için hareketli olduğunu söyleyemeyiz. Şehirde akşamları yerel halkın da sıklıkla tercih ettiği canlı müzik dinletilerinin düzenlendiği birkaç kafe ve restoran bulunuyor. Bu mekanlar dışında ise bazı balık restoranlarında eğlenceli fasıl akşamları oluyor. Eğer dilerseniz önceden yer ayırtmak kaydıyla sahil kesimindeki bu balık restoranlarda eğlence dolu bir akşam geçirebilirsin.
Eğlence hayatının çok renkli olmadığı Giresun, festival konusunda ise oldukça iddialı. Yılın belirli zamanlarında şehirde pek çok festival düzenleniyor. Giresunluların arasına karışıp sıcak sohbetlere ve hareketli horonlara karışacağın festivalleri ise senin için listeledik.
Ama sen yine de gitmeden önce festival takvimine göz atmayı ihmal etme!
- Giresun Aksu Festivali (Şebinkarahisar, mayıs ayı)
- Görele Kemençe ve Horon Festivali (Görele, temmuz ayı)
- Kuşdili Kültür Sanat ve Turizm Festivali (Çanakçı, temmuz ayı)
- Otçu Göçü Şenliği (Yaylalar, temmuz ayı)
- Çamoluk Bal Festivali (Çamoluk, ağustos ayı)
Giresun'da Konaklama Önerilerimiz için Giresun Otelleri linkine göz atın!